9 Haziran 2007 Cumartesi

Kozmetik Ürünlerinin öteki yüzü



Herşey sabah mailbox'ıma forward bir maille gelen bu videoyla başladı.Hayvanlar üzerinde yapılan deneylerin korkunçluğunu görünce tüylerim ürperdi, ardından bu konuyu biraz daha incelemek istedim ve sayfada adresini gördüğüm siteye tıkladım. Çeşitli ürünler piyasaya çıkmadan önce yapılan hayvan Deneylerine karşı olan grup şöyle yazmıştı;
Hayvan Deneylerinin bilimsel geçerliliğinin şüpheli olduğunun FARKINDAYIZ... Hayvan Deneylerinin alternatifleri olabileceğini BİLİYORUZ... Hayvan Deneylerinin etik olmadığını DÜŞÜNÜYORUZ...

Bu deneylere alternatif olarak nasıl çalışmalar yürütüldüğünü gerçekten merak ediyorum. Bu ürünlerin etkilerinin neler olacağı kestirilmeden insanlar üzerinde test edilmesi de korkunç ama daha sonra internet koridorlarında önce satır arası ile başladığım yolculuğumda gezinirken okuduğum satırlarda zaten hepimizin her gün kullandığımız kozmetikler ve kişisel bakım ürünlerinde yüzlerce toksik, yani zararlı ve zehirli olabilen katkı maddelerinden bulunduğunu gördüm.

ABD’nin güçlü sivil toplum örgütlerinden EWG’nin 2004’te yayınladığı rapora göre ülkemizde de satılan şampuanlardan, yüz kremlerine kadar incelenen tam 7497 bakım ürününün yüzde 99.7’sinde şimdiye kadar hiç araştırılmamış en az bir kimyasal bulunuyor. Her 120 üründen biri kanserojen madde içeriyor. Ayrıca raporda uzun süre kullanılan kozmetiklerin, kısırlıktan, doğum sonrası sakatlıklara kadar pek çok probleme neden olabileceği iddia ediliyor. Yani belki de hepimiz tıpkı bu videodaki tavşancıklar gibi birer deney objesiyiz. Bu maddelerin vücudumuza olan etkilerinin bazıları hemen değil yıllar sonra kendini gösterebiliyor. Ciddi anlamda Astım, Alerji, Cilt Döküntüleri ve Cilt, Meme, Rahim ve Yumurtalık Kanseri riskiyle yaşıyoruz çünkü şu anda dünyada kullanılan tüm makyaj malzemeleri, şampuan ve saç spreyleri tehlikeli oranda kanser oluşturma riski taşıyor. Araştırmaya göre, makyaj malzemesinde bulunan kömür katranı, fenilediamin, benzen, formaldehit gibi kimyasallar uzun yıllar kullanıldıkları zaman kansere yol açıyor.


Hergün kullandığınız diş macunu, nemlendirici, deodorant ve kozmetik malzemeleri gibi kişisel bakım ürünlerinin içeriğini bir inceleyin bakalım, bu tabloda listelenmiş toksik, yani zararlı ve zehirli olabilen katkı maddelerinden kaç tanesini görebileceksiniz?

Biz de ne de olsa bu ürünler, en şık raflarda beğenimize sunulmadan önce mutlaka zorlu dermatolojik testlerden, klinik deneylerden geçiyordur diye düşünüp güzel ve bakımlı olabilmek için bunlara tonlarca para saçıyoruz. ABD’nin önde gelen sağlık örgütlerinin de destek verdiği “Güvenli Kozmetikler” Kampanyası dahilinde hazırlanan Skindeep adlı rapora göre, kozmetik ürünlerde kullanılan 10500 kimyasalın yüzde 89’u güvenilir değil. Tüm ürünlerin yüzde yetmişinde ise kanser veya başka bir sağlık sorununa neden olabilecek kimyasallar bulunuyor.

Fakat ne yazık ki kozmetik ürünler, ne kadar çok kimyasal madde içerseler de, dünyanın hiçbir yerinde ilaç gibi algılanmıyor. Dolayısıyla, hiçbir resmi kuruluş, kozmetik ürünler için klinik çalışma ya da kapsamlı araştırma sonuçları talep etmiyor ve tedavi edici özelliği olmayan kozmetik ürünler, yani her gün kullandığımız bakım sabunları, yüz kremleri, saç boyası ve tüy dökücülerin yan etkilerini ya da uzun süreli kullanımlarda vücuda verdiği zararları konu alan hiçbir araştırma yok. Örneğin, bayanların kullandığı tüy dökücü kremler. Bu ürünlerin tümünde kullanılan formülün kanser tedavisinde kullanılan ilaçların seyreltilmiş hali olduğunu biliyor muydunuz? Yani hücre öldürücü kemoterapi ilaçları..Uzmanlar bu ürünlerin küçük yaşlardan itibaren düzenli olarak kullanıldığında, cilt hücrelerinde çeşitli zararlara yol açabileceklerini söylüyorlar.
Biraz ingilizceniz varsa şu siteye kesinlikle bir göz atmanızı öneriyorum. Hatta mümkünse herhangi bir kişisel bakım ürünü almadan önce bu siteden kontrol edin lütfen. Sitedeki arama kutucuğuna kullandığınız ürünü, içeriğinde bulunan bir maddeyi ya da markanın adını yazın ve 10 üzerinden üzerinizde yaratabilecekleri tehlikeyi madde madde detaylı olarak görün(ve şok olun!) Hassas dişler için kullandığım diş macununun bile kansorejen etkisi olduğunu ya da doğal olduğu ve hayvanlarda test edilmediği için özellikle kullandığım markanın bazı ürünlerinin 10 üzerinden 9 gibi bir sağlık tehlikesi taşıdığını gördüğümde tam anlamıyla şok oldum. Sonra 30'a az kaldı şimdiden önlemimi alıyım deyip dünyanın parasını verip yüzüm için yeni aldığım o bir sürü krem gözlerimin önünden geçti. Oysa yüz cildi için piyasaya sürülen ürünlerin pek çoğunun, çok daha kısa zamanda yüz cildini pörsümüş,kırışmış ve matlaşmış bir hale getirdiğini okudum. Makyaj masamın üzerinde duran onlarca parfüm,deodorant,krem ve makyaj malzemeleri.. Son 10 yıldır saçımı boyadığım ama 7 aydır saçımın rengini unuttuğum ve etkilerinden korktuğum için kullanmayı bıraktığım saç boyaları... Makyaja ve kremlere çok fazla düşkün olmadım hiç bir zaman ama parfümlere ve güzel, tatlı kokulu şeylere bayılıyorum mesela...Oysa ki sitede mümkün olduğunca "fragrance free" yani kokusuz ürünler kullanılması öneriliyor ki parfümlerin yüzde 95 i sentetik olarak petrolden elde ediliyormuş ve gizli parfüm formüllerinin içeriklerinde olan tüm maddelerin açıklanması zorunlu bile değilmiş.

ABD’de gerçekleştirilen ve tüketici sağlığını korumak ve kozmetik üreticilerinin kanser,doğum kusurları ve diğer sağlık problemlerine sebebiyet veren kimyasalların kullanımını durdurup yerine güvenli alternatiflerine geçmelerini öngören “Güvenli Kozmetikler” kampanyası dahilinde kozmetik şirketlerinden “Güvenli Kozmetik Anlaşması” yapılması istenmiş. 500’den fazla şirket anlaşmaya imza atarken aralarında, Avon, Estee Lauder, L'Oreal, Revlon, Proctor & Gamble ve Unilever’in de bulunduğu kozmetik devleri anlaşmaya katılmayı reddetmişler. Umarım tüm üreticiler artık bu konuda duyarlı davranıp güvenli kozmetik ürünleri üretmeye başlarlar. Anlaşmaya imza atan şirketlerin listesine ise şu adresten ulaşabilirsiniz.

Kozmetiklerdeki tehlikeli maddeler;


Coal tar: Uluslararası Kanser Araştırmaları Birliği’nin 2004 listesinde yer alan bu kimyasal, önemli kanserojenlerden biri olarak kabul ediliyor.


Benzyl violet 4B: Kimi ürün içeriklerinde sadece ‘violet 2’ olarak da yazılan madde de Uluslararası Kanser Araştırmaları Birliği’nden onaylı bir kanserojen. Raporda, bu kimyasalın tırnak kırılmalarını önleyen ojelerden, vücut kremine kadar 25 üründe kullanıldığı belirtiliyor.

Lead acetate: Bebek ve çocukların beyin gelişimine zarar verdiğine ilişkin çeşitli araştırma sonuçları olan bu kimyasal, ayrıca ABD Sağlık Bakanlığı Zehir Toksikoloji Programı’nda da yer verilen zehirli bir madde. Rapora göre 16 saç boyasının içeriğinde bulunuyor.

Progesterone: Çeşitli hayvan deneylerinin ardından kansere neden olabileceği tespit edilen bu kimyasalın, ayrıca üreme sistemine zarar verebileceği belirtiliyor. Menopoz kremleri ve saç koruyucu kremler olmak üzere toplam 23 ürünün içeriğinde mevcut.

Selenium sulfide: ABD Ulusal Toksikoloji Programı’na göre bu maddenin de kanserojen olduğu belirtiliyor.

Silica: Farklı formları ve türevleri kullanılsa da Silica ve Silica bazlı kimyasalların hepsi Uluslararası Kanser Araştırmaları Birliği’ne göre kanser riski taşıyor. EWG Raporu, her dokuz üründen birinde bu kimyasala rastlandığı belirtiliyor. Toplam 862 üründen 14’ünde kimyasal toz formunda yer almış. Oysa FDA araştırmalarına göre, bu kimyasalın toz halinde kullanılması akciğerler için çok zararlı.

Linkler;
http://www.ewg.org/ , http://www.cosmeticsdatabase.com/, http://www.ewg.org/issues/cosmetics/valentine/index.php, http://www.safecosmetics.org, http://www.gidaraporu.com/gida_yeniden-kozmetik,
http://www.gidaraporu.com/gida_kozmetiklere-dikkat.htm,

Kozmetik Güvenlik veritabanı web sitesindeki güvenli alışveriş tavsiyelerini de çevirip sizinle daha sonra paylaşacağım.

13 yorum:

aqua / ~~denizbahcesi~~ dedi ki...

ee ne kullanıcaz bız sımdı ya?
cok yararlı olmus seker thanks

Adsız dedi ki...

Üfffffffff Santink yaa:(
Başlığa"lütfen kokoşlar okumasın"diye uyarı yazsaydın ya.
Ne bu len anasını satiiim.Yaşamanın bizatihi kendisi kansorojen madde oldu he!Ne halt edeceğiz biz şimdi allallaaaa.T.

Unknown dedi ki...

yaa videoyu pek izleyemedim o tansancıklara bakamadım yani, ama gercekten cok tesekkürler bu kadar arastırıp yazdıgın icin =)

Elif dedi ki...

Minicik tavşanların haline çok ama çok üzüldüm ve henüz videonun sonunu getiremedim...

B. A dedi ki...

Yazı için çok teşekkür ederim. Çok faydalı oldu benim açımdan hele ki iki gündür hayvanların deneylerde kullanılmasının etik olup olmadığını düşünürken.

Adsız dedi ki...

sormak istiyorum aslında bazı canlılardan daha güçlüyüz veya sözde beynimiz var diye bunları yapmak doğrumudur? bu testler sadece kozmetik ürünler için değil ilaçlar içinde yapılmaktadır, tabi ki tahmin edilebileceği gibi ilaçlarda kullanılan etken maddeler çok çok çok daha zehirli olduğu için bu canlıların (hayvan demek istemiyorum, hayvanın kimler olduğu tartışılır!) yaşadıkları işkence çok dah kötü. Ne yapabiliriz ki diye düşünmeyelim, buna ancak biz son verebiliriz, hayvanlar üzerinde test edilmeyen ürünleri satın almayı tercih ederk. böylece bu insanlık dışı işlemleri yapan kişilere bir ders vermiş olabiliriz. Bu arada Güvenli Kozmetikler Anlaşması ile 2005 yılında tanışmıştım, bunu mümkün olduğunca kendimce duyurmaya çalışıyordum ama ellerine sağlık iyiki buraya taşımışsın. en son yaptıkları anlaşmada rujlarda kurşun buldular! düşünebiliyormusunuz, direk beyni etkiliyor, kanserojen etkinliğe sahip olduğu kanıtlanmış bir içerik, dudaklarımıza sürüyoruz, su içiyoruz böylece bir kısmını yutuyoruz, kaçınız konuşurken dudaklarınızı ıslatmıyorsunuz ki? düşünün bir kere biz bu kurşunu her gün yutuyoruz! inanılır gibi değil. bende sonuna kadar ürün seçerken bu siteye bir göz gezdirilmesi taraftarıyım, hem kendimiz, hem gelecek nesil hem de dünyayı paylaştığımız diğer canlılar için...

başak dedi ki...

size gerçekten teşekkür ediyorum sayenizde bilinçlendik:-)

Emir TALHA dedi ki...

Teşekkürler

http://www.emirtalham.blogspot.com/

Adsız dedi ki...

arkadaşlar oje kullanımını yanlış yaparsak çok zarar veriyor benim tırnaklarımı soydu şuan tırnaklarım yara bere içinde :( aseton yüzünden asetonu 8 günde bir yada hiç ojeyi ise golden rose olarak kullanın tırnak sağlığınız için :D

Adsız dedi ki...

Youг post featuгes confirmeԁ uѕeful to myself.

ӏt’s ехtremelу useful and you arе nаturally еxtremely eduсateԁ in thiѕ regіon.
You рoѕѕeѕs oρened our eуеѕ foг you to vаrying viеws
on this kind of tοpic togеthеr
with intriguing, notаblе and sound сontent material.
Also visit my weblog :: Buy Valium Online

Adsız dedi ki...

Your post offers proven helpful to me peгsοnаlly.
It’s extremеly useful anԁ you аre naturallу reаlly ωell-infоrmed
of thіs type. You haѵe got expοsed my own face foг you tо numerous thoughts about thіs ρaгtіcular ѕubject using inteгesting anԁ
ѕtrоng content materіal.
My web page : Klonopin

Adsız dedi ki...

yazdıklarınıza gönülden inanıyorum kardeşimdeavon yapıyordu içimde bi çürüklük vardı sonra değişikrahatsızlıklar verdi kulllananda bıraktık şimdi ersağ kullanıyoruz

Adsız dedi ki...

Okuduktan sonra şok olmamak insanin elinde degil.ilgili arkadaslar icin android kullanicilari icin skin deep in bir programi var.playstore dan indirmek mumkun.cok faydali olacagi kanisindayim.yaziniz icin de cok tesekkurler.oldukca faydali oldu kendi acimdan